Geçenlerde oğlum, "Anne sen hiç soğan çorbası yapmıyorsun." deyince çok şaşırdım. (Çünkü kendisi yemeğin içine incecik doğradığım soğanları bile tabağının kenarına ayırmaya çalışır). "Hayrola oğlum? Sen soğan sevmezsin ki!" dediğimde de; Fransa'da içtiğini ve çok beğendiği yanıtını almak, beni sevindirdiyse de "Oğlum senin soğan yemen için fiyatının 5 liralara çıkması gerekiyormuş demek ki..." demeden de duramadım. Hak etti ama değil mi? Adam züğürtleyince canı keklik eti istermiş, bizimki de öyle oldu biraz. Neyse yesin de değil beş lira elli de olsa yaparız ne yapalım deyip orijinali olsun diye araştırmalara girdim.
Ustaların ustası olan Türkiye'de ve dünyada pek çok büyük lokantalarda baş aşcı olarak görev yapan ve Fransız mutfağının da en güzel yemeklerini, yazdığı kitaplarla bize kazandıran Bolulu Necip Usta'nın "Fransız Mutfak Sanatı Sofra ve Servis Bilgileri" kitabındaki (1971 yılında yazılmış) bu tarifi uyguladım. Bunları yazmamdaki sebep Necip Usta'yı yad etmenin yanı sıra, Yasemin Mutfakta'nın Oku, pişir, yorumla (Yemek kitaplarını hayata geçirme projesi ) nde bir parça da benim tuzum olsun diye. Yasemin'e bu güzel etkinlik için teşekkür ediyor, kolaylıklar diliyorum.Yorum kısmını en sona bırakarak tarife geçeyim.
Malzemeler
1) 8 adet orta boy soğan (1 kg.)
2) 3 çorba kaşığı tepeleme margarin (Ben daha az miktarda tereyağ ve zeytinyağ karışımı kullandım)
3) 1 çorba kaşığı tepeleme un
4) 10 su bardağı et suyu (ben yarı yarıya et suyu ve su kullandım)
5) 8 kaşık rendelenmiş gravyer peyniri (Ben eski kaşar peyniri kullandım)
6) 8 dilim kızarmış ekmek
7) Baharat torbası için 10 tane karabiber, 6 dal maydanoz, 1 çay kaşığı kekik, 3 diş karanfil)
Yapılışı
1) Soğanları temizleyip piyaz doğrayınız. Tencereye yağı koyup eriterek soğanları ilave ediniz. Orta ateşte karıştırarak yakmadan dört beş dakika kavurunuz.
2) Unu ilave edip, bir iki kere karıştırarak tuzunu, et suyunu ve baharat torbasını ilave edip ağır ağır kaynatarak otuz dakika pişirin. Ateşten alıp, baharat torbasını çıkarıp atınız.
3) Çorbayı sıcak olarak arzu ettiğiniz zaman kaselere, varsa birer kişilik güveçlere doldurup üzerlerine birer dilim kızartılmış ekmek ve birer çorba kaşığı gravyer peyniri serpip fırına sürüp bir dakika kızartıp servis ediniz.
Yorumlar kısmına gelince; oğlum ve eşimden tam not aldı. Hatta Fransa'da içtikleri çorbadan daha güzel olduğunu söylediler. Ben ve kızım, soğanın kavrulup hafif karamelimsi olması neticesinde biraz tatlımsı bulduk. Bir de karanfil kokusu çok baskındı. Belki bir tane karanfil koysaymışım daha iyi olurdu diye düşünüyorum.
Pişmiş soğan lezzetini seviyorsanız bu çorbayı da beğeneceğinizi umuyorum.
Not: Çocuklarınıza yediremediğiniz yemekler varsa verin tabağı komşu teyzelere bakın onlar nasıl afiyetle yiyecekler.
No comments:
Post a Comment